© Frankfurt 2017
TMMB’den görkemli 25. Yıl Galası
Türk Mühendis ve Mimarlar Birliği Almanya, 25. yılını ünlü isimlerle kutladı. Asıl mesleği
mimar olan efsane müzük gurubu Yeni Türkü'un solisti Derya Köroğlu ve Türk Rock
müziğin en kökenli guruplarından Bulutsuzluk Özlemi gurubunun solisti Nejat
Yavaşoğulları ve Grup Ziavan performanslarıyla katılımcılara unutulmaz bir gece
yaşattılar. Galanın sunumunu ünlü araştırmacı- yazar, şair, oyuncu Sunay Akın yaptı.
Frankfurt Bornheim Saalbau salonunda düzenlenen Galaya
Frankfurt Başkonsolosu Mustafa Çelik, Kültür Ataşesi Osman
Şahin, Eğitim Ataşesi Şadan Dirik’in ile Hessen Türk Toplumu
Başkanı Atila Karaborklu, HE-ADD Başkanı Eren Tiryaki, Türk-
Alman Kulübü Başkanı Tunca Karakaş, Avrupa Türkiye
Cumhuriyet Kadınları Derneği Başkanı Sultan Atıcı'nın da
aralarında olduğu sivil toplum örgütleri yöneticileri de katıldılar.
Frankfurt Başkonsolosu Mustafa Çelik birliğin 25 yıldan beri
yaptığı faaliyetlerden hem Türkiye hem de Almanya’nın büyük faydalar sağladığını
gözlemlediğini söyledi. 'Dile kolay çeyrek asırdır Frankfurt kentinde faliyet gösteren
TMMB'yi yapmış olduğu faliyetlerden dolayı kutlamak lazım" ifadelerini kullandı.
Beden gücü değil, beyin gücü de bulunuyor
TMMB Başkanı Demir Ceylan ise, mesleki örgütlerinin yalnızca Almanya’ya yarar
sağlamadığını, Türk lobisini de güçlendirdiğini söyledi. TMMB'nin Türklerin Almanya’ya
beyin gücüyle de katkıda bulunduklarının bir kanıtı olduğunu kaydeden Ceylan “En
önemli amacımız meslektaşlarımıza sosyal, kültürel, bilimsel ve mesleki çalışmalarında
yardımcı olmaktır.
Galaya Altın Portakal ödülüllü Yönetmen Dağhan Celayir de katıldı ve 'Home of
Turquoise' adlı Türkiye'nin yeni tanıtım filmini ilk kez Frankfurt'lulara gösterdi.
Mustafa İnan gibi değerler artık çok zor yetişiyor
Gecenin sunumunu yapan Sunay Akın, Türk mimarların ve
mühendislerin öneminden bahsetti. Türkiye’ye önemli katkıda
bulunan Mühendis Prof. Dr. Mustafa İnan'ın hayatından, Rumeli
Hisarı'nın onarımını yapan 3 kadın mimardan biri olan Cahide
Tamer'in hayatından, mimar Emin Onat'ın Anıtkabir inşaatı için
Kayseri’den Mimar Sinan’ın köyünden getirilien ustalardan
bahsetti. Ünlü yazar bu kişilerin artık çok zor yetiştiğini söyledi.
'Akın, yaklaşık bir saat kaldığı sahnede hikayeleri ile sevenlerine duygu dolu anlar
yaşattı. İzleyiciler dakilarca ayakta alkışladı.
Dillerde eskimeyen şarkılar
İlk Türkçe sözlü alternatif rock grubu olan Bulutsuzluk Özlemi'nin solisti mimar Nejat
Yavaşoğulları sahnede akustik gitar ile söylediği şarkılara dinleyiciler eşlik etti.
Yeni Türkü'nün solisti mimar Derya Köroğlu ve piyanisti Erkin Hadimoğlu herkesin
ezbere bildiği Maskeli Balo, Aşk Yeniden, Yedi Kule, Olmasa mektubun gibi şarkıları
seslendirdiler. Gecede ayrıca Grup Zıvana sahne performanslarıyla renk kattı.
Galaya katılamayanlar
Galaya doğum günü nedeniyle katılamayan sanatçı Erol Evgin ise video mesajıyla
izleyicileri selamladı ve birliğin 25'inci yılını kutladı. Katılamayan ünlü heykeltraş
Mehmet Akşoy, Prof. Dr. Doğan Kuban ve Doğan Hasol'un da birer video kutlama
mesajı yanınladı.
Mimar sanatçılar, TMMB'nin Onursal Üyesi oldular
TMMB Başkanı Mak. Y. Müh. Demir Ceylan ve genel sekreter Y. Mimar Utku Külahçı,
Mimar Sinan Üniversitesi'nden mezun olan ve mimarlık mesleğini icra eden Nejat
Yavaşoğulları ile Ortadoğu Teknik Üniversitesi'nden mezun olan Derya Köroğlu’na
Onursal Üyelik Belgelerini taktım ettiler.
mimar olan efsane müzük gurubu Yeni Türkü'un solisti Derya Köroğlu ve Türk Rock
müziğin en kökenli guruplarından Bulutsuzluk Özlemi gurubunun solisti Nejat
Yavaşoğulları ve Grup Ziavan performanslarıyla katılımcılara unutulmaz bir gece
yaşattılar. Galanın sunumunu ünlü araştırmacı- yazar, şair, oyuncu Sunay Akın yaptı.
Frankfurt Bornheim Saalbau salonunda düzenlenen Galaya
Frankfurt Başkonsolosu Mustafa Çelik, Kültür Ataşesi Osman
Şahin, Eğitim Ataşesi Şadan Dirik’in ile Hessen Türk Toplumu
Başkanı Atila Karaborklu, HE-ADD Başkanı Eren Tiryaki, Türk-
Alman Kulübü Başkanı Tunca Karakaş, Avrupa Türkiye
Cumhuriyet Kadınları Derneği Başkanı Sultan Atıcı'nın da
aralarında olduğu sivil toplum örgütleri yöneticileri de katıldılar.
Frankfurt Başkonsolosu Mustafa Çelik birliğin 25 yıldan beri
yaptığı faaliyetlerden hem Türkiye hem de Almanya’nın büyük faydalar sağladığını
gözlemlediğini söyledi. 'Dile kolay çeyrek asırdır Frankfurt kentinde faliyet gösteren
TMMB'yi yapmış olduğu faliyetlerden dolayı kutlamak lazım" ifadelerini kullandı.
Beden gücü değil, beyin gücü de bulunuyor
TMMB Başkanı Demir Ceylan ise, mesleki örgütlerinin yalnızca Almanya’ya yarar
sağlamadığını, Türk lobisini de güçlendirdiğini söyledi. TMMB'nin Türklerin Almanya’ya
beyin gücüyle de katkıda bulunduklarının bir kanıtı olduğunu kaydeden Ceylan “En
önemli amacımız meslektaşlarımıza sosyal, kültürel, bilimsel ve mesleki çalışmalarında
yardımcı olmaktır.
Galaya Altın Portakal ödülüllü Yönetmen Dağhan Celayir de katıldı ve 'Home of
Turquoise' adlı Türkiye'nin yeni tanıtım filmini ilk kez Frankfurt'lulara gösterdi.
Mustafa İnan gibi değerler artık çok zor yetişiyor
Gecenin sunumunu yapan Sunay Akın, Türk mimarların ve
mühendislerin öneminden bahsetti. Türkiye’ye önemli katkıda
bulunan Mühendis Prof. Dr. Mustafa İnan'ın hayatından, Rumeli
Hisarı'nın onarımını yapan 3 kadın mimardan biri olan Cahide
Tamer'in hayatından, mimar Emin Onat'ın Anıtkabir inşaatı için
Kayseri’den Mimar Sinan’ın köyünden getirilien ustalardan
bahsetti. Ünlü yazar bu kişilerin artık çok zor yetiştiğini söyledi.
'Akın, yaklaşık bir saat kaldığı sahnede hikayeleri ile sevenlerine duygu dolu anlar
yaşattı. İzleyiciler dakilarca ayakta alkışladı.
Dillerde eskimeyen şarkılar
İlk Türkçe sözlü alternatif rock grubu olan Bulutsuzluk Özlemi'nin solisti mimar Nejat
Yavaşoğulları sahnede akustik gitar ile söylediği şarkılara dinleyiciler eşlik etti.
Yeni Türkü'nün solisti mimar Derya Köroğlu ve piyanisti Erkin Hadimoğlu herkesin
ezbere bildiği Maskeli Balo, Aşk Yeniden, Yedi Kule, Olmasa mektubun gibi şarkıları
seslendirdiler. Gecede ayrıca Grup Zıvana sahne performanslarıyla renk kattı.
Galaya katılamayanlar
Galaya doğum günü nedeniyle katılamayan sanatçı Erol Evgin ise video mesajıyla
izleyicileri selamladı ve birliğin 25'inci yılını kutladı. Katılamayan ünlü heykeltraş
Mehmet Akşoy, Prof. Dr. Doğan Kuban ve Doğan Hasol'un da birer video kutlama
mesajı yanınladı.
Mimar sanatçılar, TMMB'nin Onursal Üyesi oldular
TMMB Başkanı Mak. Y. Müh. Demir Ceylan ve genel sekreter Y. Mimar Utku Külahçı,
Mimar Sinan Üniversitesi'nden mezun olan ve mimarlık mesleğini icra eden Nejat
Yavaşoğulları ile Ortadoğu Teknik Üniversitesi'nden mezun olan Derya Köroğlu’na
Onursal Üyelik Belgelerini taktım ettiler.
Eskişehir-Frankfurt Pavyon Tasarım yarışması
2013 yılından bu yana kardeş şehir olan Frankfurt ve Eskişehir için
Pavilion yarışmasına start verildi.
Pavilion yarışmasına start verildi.
İki kent arasındaki ekonomik işbir-liğinin yanı
sıra kültürel bilimsel alış-verişi de sağlamayı
amaçlayan mimarı projeler için görüşme
Nisan ayının ortasında Eskişehir'de
gerçekleşti. Türk Mühendis ve Mimarlar Birliği
Almanya adına Genel Sekreterimiz Mimar
Utku Külahçı Eskişehir Büyükşehir Belediye
Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, Sosyal
Hizmetler Daire Başkanı Didem Aydınmakina
ve Eskişehir Mimarlar Odası Başkanı Canan Oytan ile görüştü. Türk ve Alman
toplumlarını birbirine daha da yakınlaştırmayı amaçlayan ve iki kardeş kentin
meydanlarını süsleyecek bir pavyon tasarım yarışması düzenleneceği açıklandı.
sıra kültürel bilimsel alış-verişi de sağlamayı
amaçlayan mimarı projeler için görüşme
Nisan ayının ortasında Eskişehir'de
gerçekleşti. Türk Mühendis ve Mimarlar Birliği
Almanya adına Genel Sekreterimiz Mimar
Utku Külahçı Eskişehir Büyükşehir Belediye
Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, Sosyal
Hizmetler Daire Başkanı Didem Aydınmakina
ve Eskişehir Mimarlar Odası Başkanı Canan Oytan ile görüştü. Türk ve Alman
toplumlarını birbirine daha da yakınlaştırmayı amaçlayan ve iki kardeş kentin
meydanlarını süsleyecek bir pavyon tasarım yarışması düzenleneceği açıklandı.
Anadolu Üniversitesi’ne ziyaret
İki kardeş kentin üniversitelerinde okuyan
mimarlık öğrencileri arasında düzenlenecek
yarışma kapsamında Anadolu Üniversitesi
Mimarlık ve Tasarım Fakültesini ziyaret etti.
Fakülte Dekanlık Toplantı Salonu’nda
gerçekleştirilen toplantıya; Anadolu
Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi
Dekanı Prof. Dr. Nuray Özaslan, Dekan
Yardımcıları Doç. Dr. Emrah Gökaltun ve Doç.
Dr. Mustafa E. Üreyen ile Mimarlık Bölümü Erasmus Koordinatörü Öğr. Gör. Feray
Ergincan katıldı.
Konuyla ilgili düşüncelerini ifade eden Anadolu Üniversitesi Mimarlık ve
Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Özaslan ise bu toplantıdan sonra her 2
şehrin akademik ve mesleki alanda iş birliğinin çok olumlu karşılanacağını
belirterek şunları söyledi:" Yarışma ile başlayacak bu ortaklığın, öğrenci ve
öğretim üyesi değişim programları, lisansüstü ortak program oluşturma
potansiyelleri açısından değerlendirileceğini düşünüyorum. Fakültenin
eğitim-öğretim alanında uluslararası vizyonunu geliştirmek istiyoruz ve bu
doğrultuda çalışmalarımızı sürdürüyoruz."
mimarlık öğrencileri arasında düzenlenecek
yarışma kapsamında Anadolu Üniversitesi
Mimarlık ve Tasarım Fakültesini ziyaret etti.
Fakülte Dekanlık Toplantı Salonu’nda
gerçekleştirilen toplantıya; Anadolu
Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi
Dekanı Prof. Dr. Nuray Özaslan, Dekan
Yardımcıları Doç. Dr. Emrah Gökaltun ve Doç.
Dr. Mustafa E. Üreyen ile Mimarlık Bölümü Erasmus Koordinatörü Öğr. Gör. Feray
Ergincan katıldı.
Konuyla ilgili düşüncelerini ifade eden Anadolu Üniversitesi Mimarlık ve
Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Özaslan ise bu toplantıdan sonra her 2
şehrin akademik ve mesleki alanda iş birliğinin çok olumlu karşılanacağını
belirterek şunları söyledi:" Yarışma ile başlayacak bu ortaklığın, öğrenci ve
öğretim üyesi değişim programları, lisansüstü ortak program oluşturma
potansiyelleri açısından değerlendirileceğini düşünüyorum. Fakültenin
eğitim-öğretim alanında uluslararası vizyonunu geliştirmek istiyoruz ve bu
doğrultuda çalışmalarımızı sürdürüyoruz."
Alman Mimarlık Müzesi Müdürü Peter Cachola Schmal jüri üyesi
Frankfurt Eskişehir Pavyon yarışması için
Frankfurt Belediyesi adına ünlü mimarlık
eleştirmeni ve Alman Mimarlık Müzesi
Müdürü Peter Cachola Schmal jüri üyesi
olma yönündeki teklifimizi kabul etti.
Frankfurt Belediyesi adına ünlü mimarlık
eleştirmeni ve Alman Mimarlık Müzesi
Müdürü Peter Cachola Schmal jüri üyesi
olma yönündeki teklifimizi kabul etti.
'TMMB 25. Yıl Belgeseli' için çekimlere başlandı
Çeyrek aşırı deviren TMMB için bir belgesel
çekilecek. Kuruluşundan bugün yapılan
etkinlikler, yaşanan zorluklar ve
gerçekleşitilen projeler yer alacağı belgeselin
çekimlerini genç yönetmen Cengiz Karahan
yapıyor.
Belgeselde ünlü isimler de yer alacak
Almanya'nın en eski kayıtlı meslek birliğine Türkiye'den de ünlü isimler destek olacak.
Mesleği Mimar veya mühendis olan ünlülerin mesajları belgeselde yer alacak. Erol
Evgin, Derya Köroğlu, Nejat Yavaşoğulları, Aydın Boysan, Doğan Kuban gibi mimar
veya mühendis olan ünlülerin yanısıra yazar Sunay Akın, heykeltraş Mehmet Aksoy ve
Hayrettin Karaca gibi isimler de yer alacak.
çekilecek. Kuruluşundan bugün yapılan
etkinlikler, yaşanan zorluklar ve
gerçekleşitilen projeler yer alacağı belgeselin
çekimlerini genç yönetmen Cengiz Karahan
yapıyor.
Belgeselde ünlü isimler de yer alacak
Almanya'nın en eski kayıtlı meslek birliğine Türkiye'den de ünlü isimler destek olacak.
Mesleği Mimar veya mühendis olan ünlülerin mesajları belgeselde yer alacak. Erol
Evgin, Derya Köroğlu, Nejat Yavaşoğulları, Aydın Boysan, Doğan Kuban gibi mimar
veya mühendis olan ünlülerin yanısıra yazar Sunay Akın, heykeltraş Mehmet Aksoy ve
Hayrettin Karaca gibi isimler de yer alacak.
BAĞIŞTA
BULUNMAK
ARTIK ÇOK
DAHA KOLAY
Doğan Hasol: Bu topraklarda olan hepsi bizim
Uluslararası Yapı Merkezleri Birliği’nin iki kez
başkanlığına, daha sonra da onurüyeliğine
seçilen Doğan Hasol, Türkiye’deki
depremlerde yıkılan binalarda çalınanın
çimento veya demir değil, bilgi olduğunu
söyledi.
Mimar Doğan Hasol, Türkiye’de kaçak ve
mühendislik kurallarına uyulmayan yapılara
dikkat çekti. Doğan Hasol, yapılara iyi ve kötü
yerine mimari özelliği ile kültürel değerine göre bakılması gerektiğini de belirtti.
Bir sanat kolu olarak mimarlığın çağdaş, çağın gerekliliği ve olanaklarına uygun
yenişeyler söylemesi gerektiğini kaydeden Mimar Hasol, “Binaları çirkin ve güzel olarak
değerlendirmemek gerek. Yapıları mimari ve kültürel özelliklerine göre değerlendirmek
şart. Mimarlık toplumsal ve siyasal olaylardan etkileniyor. Mimarlık Hitler döneminde
farklı oldu. Stalin döneminin de binalara farklıyansıdığını görüyoruz. Bizde de 1920’ler
de birinci ulusalcı mimari akım ile farklıidi. Ulusalcı akım yapılarda, Selçuklu mimariden
özellikler kullanıyor. 1930’larda Almanlar ülkemize geliyor. 1940’lardan itibaren tek
düzeliğe karşı arayış var. Mimarimiz 2000’li yıllarda liberal ekonomiden etkileniyor.
Gelenekler, günlük ihtiyaçlara göre etkilenen mimari, yerel bazda da farklılık
taşıyabiliyor. Kayseri’de taş, Safranbolu, Amasya ve Kastamonu’da ahşap akıllıca
kullanıyor. Buralardaki evlerin bir kısmı korunuyor. İstanbul ise yapılarını koruyamadı.
Pek çok eski bina, yerine apartmanlar dikmek için yıkıldı. Özgün yapılardan İstanbul
Üniversitesi Merkez Kütüphanesi ve Ankara Atatürk Kültür Merkezi de yıkılmak istiyor.
Bunlar birer kültürel mirastır. Ayrıca mimarilikte milliyetçiliği savunmamak lazım. Bizim
topraklarımızda hangisi varsa o bizimdir” diye konuştu.
Konferans bitiminde Doğan Hasol’a TMMB
Yönetim Kurulu tarafından onursal üyelik
belgesi taktim edildi.
Uluslararası Yapı Merkezleri Birliği’nin iki kez
başkanlığına, daha sonra da onurüyeliğine
seçilen Doğan Hasol, Türkiye’deki
depremlerde yıkılan binalarda çalınanın
çimento veya demir değil, bilgi olduğunu
söyledi.
Mimar Doğan Hasol, Türkiye’de kaçak ve
mühendislik kurallarına uyulmayan yapılara
dikkat çekti. Doğan Hasol, yapılara iyi ve kötü
yerine mimari özelliği ile kültürel değerine göre bakılması gerektiğini de belirtti.
Bir sanat kolu olarak mimarlığın çağdaş, çağın gerekliliği ve olanaklarına uygun
yenişeyler söylemesi gerektiğini kaydeden Mimar Hasol, “Binaları çirkin ve güzel olarak
değerlendirmemek gerek. Yapıları mimari ve kültürel özelliklerine göre değerlendirmek
şart. Mimarlık toplumsal ve siyasal olaylardan etkileniyor. Mimarlık Hitler döneminde
farklı oldu. Stalin döneminin de binalara farklıyansıdığını görüyoruz. Bizde de 1920’ler
de birinci ulusalcı mimari akım ile farklıidi. Ulusalcı akım yapılarda, Selçuklu mimariden
özellikler kullanıyor. 1930’larda Almanlar ülkemize geliyor. 1940’lardan itibaren tek
düzeliğe karşı arayış var. Mimarimiz 2000’li yıllarda liberal ekonomiden etkileniyor.
Gelenekler, günlük ihtiyaçlara göre etkilenen mimari, yerel bazda da farklılık
taşıyabiliyor. Kayseri’de taş, Safranbolu, Amasya ve Kastamonu’da ahşap akıllıca
kullanıyor. Buralardaki evlerin bir kısmı korunuyor. İstanbul ise yapılarını koruyamadı.
Pek çok eski bina, yerine apartmanlar dikmek için yıkıldı. Özgün yapılardan İstanbul
Üniversitesi Merkez Kütüphanesi ve Ankara Atatürk Kültür Merkezi de yıkılmak istiyor.
Bunlar birer kültürel mirastır. Ayrıca mimarilikte milliyetçiliği savunmamak lazım. Bizim
topraklarımızda hangisi varsa o bizimdir” diye konuştu.
Konferans bitiminde Doğan Hasol’a TMMB
Yönetim Kurulu tarafından onursal üyelik
belgesi taktim edildi.
Doğan Kuban: Toplumlar tarihleriyle yaşar
Prof. Dr. Doğan Kuban, Frankfurt’ta Çağdaşlık,
Aydınlanma, İstanbul üzerine bir konferans
verdi.
‘Osmanlı dönemi ahşağ mimarisi yok edildi'
Konferansta kendi yaşamından kesitler
eşliğinde Türkiye'nin cumhuriyetin
kuruluşundan bugüne geldiği noktayı,
uygarlığa bırakılan miras kapsamında
değerlendiren Kuban, Osmanlı İmparatorluğu'ndan Cumhuriyet'e kalan önemli bir miras
olan Osmanlı dönemi Ahşap Ev mimarisinin bütün örneklerinin zaman içinde
yıkılmasıyla türünün tek örneği olan bu evlerin dünyadan silinmiş olduğuna dikkat çekti.
Bugünün uygarlık simgesi olan Batı devletlerinden örnekler veren Kuban, Almanya'da
sarayların, kiliselerin yeniden eskisiyle birebir olacak şekilde inşa ediliyor olmasının
nedeninin "toplumların tarihleriyle yaşayarak var olabilecekleri" olduğunu açıkladı.
Türkiye Cumhuriyet'inde günümüzde hakim haldeki tarihin birer fiziksel parçası olan
mimari yapıların ihmalkarlık ve ilgisizlik nedeniyle yok olmasıyla tarihimizden gittikçe
uzaklaştığımızı ve toplumsal bir yok oluşa doğru yönelmiş olduğumuzu üzülerek belirtti.
Mevcut durumun 1980’lerde artan köyden kente köylerdeki sanayisizlik sebebi ile
gerçekleşen göç ile gittikçe kötüleştiğini belirten Kuban, bu durumun sürmesi halinde 20
milyon nüfusu ile Türkiye nüfusunun dörtte birini oluşturan İstanbul'un ülkeyi batıracağı
gerçeğini de vurguladı.
'Yurt dışı eğitim teşvik edilmeli'
Hoyrat ve uygarlıktan uzak uygulamaların düzeltilmesi için sadece hayıflanmanın ve
eleştirmenin yetmeyeceğini ve siyasetin de çözüm getirmeyeceğini söyleyen Kuban,
çözümün yaşamdan; yani insanın kendisinden geçtiğini belirtti. Dünyada bir tane
uygarlık olduğunu belirten Kuban, ve bu uygarlığın seviyesinde insan yetiştirmeye
odaklanmak gerektiğini ve bu bağlamda yurt içinde ve yurt dışında eğitim almak isteyen
hevesli kimselerin desteklenmesi görevini üstlenecek örgütler kurulmasının gerekliliğini
vurguladı.
TMMB Yönetim Kurulu tarafından oy birliğiyle
Onur Üyesi seçilen Prof. Dr. Doğan Kuban'a
söyleşi sonrasında üyelik belgesi takdim edildi.
Aydınlanma, İstanbul üzerine bir konferans
verdi.
‘Osmanlı dönemi ahşağ mimarisi yok edildi'
Konferansta kendi yaşamından kesitler
eşliğinde Türkiye'nin cumhuriyetin
kuruluşundan bugüne geldiği noktayı,
uygarlığa bırakılan miras kapsamında
değerlendiren Kuban, Osmanlı İmparatorluğu'ndan Cumhuriyet'e kalan önemli bir miras
olan Osmanlı dönemi Ahşap Ev mimarisinin bütün örneklerinin zaman içinde
yıkılmasıyla türünün tek örneği olan bu evlerin dünyadan silinmiş olduğuna dikkat çekti.
Bugünün uygarlık simgesi olan Batı devletlerinden örnekler veren Kuban, Almanya'da
sarayların, kiliselerin yeniden eskisiyle birebir olacak şekilde inşa ediliyor olmasının
nedeninin "toplumların tarihleriyle yaşayarak var olabilecekleri" olduğunu açıkladı.
Türkiye Cumhuriyet'inde günümüzde hakim haldeki tarihin birer fiziksel parçası olan
mimari yapıların ihmalkarlık ve ilgisizlik nedeniyle yok olmasıyla tarihimizden gittikçe
uzaklaştığımızı ve toplumsal bir yok oluşa doğru yönelmiş olduğumuzu üzülerek belirtti.
Mevcut durumun 1980’lerde artan köyden kente köylerdeki sanayisizlik sebebi ile
gerçekleşen göç ile gittikçe kötüleştiğini belirten Kuban, bu durumun sürmesi halinde 20
milyon nüfusu ile Türkiye nüfusunun dörtte birini oluşturan İstanbul'un ülkeyi batıracağı
gerçeğini de vurguladı.
'Yurt dışı eğitim teşvik edilmeli'
Hoyrat ve uygarlıktan uzak uygulamaların düzeltilmesi için sadece hayıflanmanın ve
eleştirmenin yetmeyeceğini ve siyasetin de çözüm getirmeyeceğini söyleyen Kuban,
çözümün yaşamdan; yani insanın kendisinden geçtiğini belirtti. Dünyada bir tane
uygarlık olduğunu belirten Kuban, ve bu uygarlığın seviyesinde insan yetiştirmeye
odaklanmak gerektiğini ve bu bağlamda yurt içinde ve yurt dışında eğitim almak isteyen
hevesli kimselerin desteklenmesi görevini üstlenecek örgütler kurulmasının gerekliliğini
vurguladı.
TMMB Yönetim Kurulu tarafından oy birliğiyle
Onur Üyesi seçilen Prof. Dr. Doğan Kuban'a
söyleşi sonrasında üyelik belgesi takdim edildi.
